Gazete Hayır

Bugün Türkiye toplumu yukarıdaki bir avuç egemenin, sadece ülkemizi değil bulunduğumuz tüm coğrafyayı ateşe atan, sermayenin karına ve rantlarına çanak tutarken, kitleleri sadakaya muhtaç bırakan ve bununla da yetinmeyip ellerinden onurlarını ve özgürlüklerini alan hırsları nedeniyle yarılmış halde. Türkiye halkının büyük bir kısmı 16 Nisan referandumunda yaşanan tüm hukuksuzluklara, tüm haksızlıklara ve en önemlisi kendisini herkesin üstünde konumlandırmaya çalışan bir kişinin dayattığı rejime HAYIR dedi.  Yıllardır yaşanan baskı, zulüm, patlayan bombaların yarattığı güvensizlik, ekonomik durgunluk, yoksullaşma çeşitli şekillerde büyük bir kitleyi yanyana getirdi. Demokratik hakların kısıtlanmasına, egemen demagogların ve onlara çıkar yoluyla bağlı kalabalıkların tiranlığına güçlü ve içinde birçok farklı kesimden, renkten, yapıdan seslerin olduğu HAYIR cevabı verildi.

Ve bugün hileyle kabul edilmiş bir evetle, egemenler hayatlarımızı belirleme ve özgürlüklerimizi her gün biraz daha kaldırma niyetinde. Sanıyorlar ki zorla, tüm karşıtlarını sindire sindire kendilerini tek güç kılabilecekler. Zannediyorlar ki rantla, kayırmacılıkla, yalanlarla, pişkinlikleriyle, verdikleri sadakalarla ve eli kanlı uşaklarıyla meşruiyetlerini sürdürecekler. En önemlisi de budalaca, bu zorla kabul ettirdikleri rejim ve anayasanın dışarıda bıraktığı ve yok saydığı kesimlerle aralarında kalkan olabileceğini düşünüyorlar. Yanılıyorlar! Türkiye halkının bugün artık başka ve sahici bir anayasası var. Ve onun ilk maddesinde yaldızlı harflerle HAYIR yazıyor. Maddeleriyse Tiranlığa, diktatörlüğe, darbelere, tek adamlara, zulme, aşağılanmaya, sömürüye, adaletsizliğe, eşitsizliğe, çevrenin ve kamusal alanların talanına, gericileşmeye, savaşa, her türlü baskıya HAYIR.  Yazıya dökülmese de, yandaş ve yalancı medyanın kirli köşe programlarında adı anılmasa da, kitaplaşıp her yere konmasa da Türkiye’nin gerçek özlemlerini ve arzularını somutlaştıran HAYIR anayasası dimdik ayakta.

İşte Gazete Hayır bugün bu anayasanın sözcülüğünü yapmak için kurulmuştur. Etrafımızı kuşatan bu zulüm, yalan, baskı, adaletsizlik çemberini kırmak adına haber yapmaktadır. Çünkü tarafsız değildir, tarafı net bir HAYIR’dan yanadır. Sürekli ceplerini dolduran, ranta aç, insanları her gün daha da ağır ve yoksullaşmış bir yaşama hapseden bir rejimin sözde ve hileli ‘demokrasisine’ HAYIR demektedir. Üreten, sorgulayan, hayat kavgası veren kesimlerin baskılanmasına karşı, onların gerçek demokrasisi için mücadele etmektedir. Gazete Hayır bilir ki, gerçek bir demokrasi için adalet, barış ve eşitlik olmazsa olmazdır. Dolayısıyla barışın, eşitsizliğin, haksızlığın ve zorbalığın olduğu her yerde olan biteni duyurması, tartışmaya açması, bilgilendirmesi en önemli görevidir. Bunlara karşı etkin bir mücadele etmek, böylelikle HAYIR diyenlerin özlem ve taleplerini gerçek kılmak adına habercilik yapmaktadır. Bunun yanında haberciliği demokratik bir cephenin kurulmasında, HAYIR şiarını seslendiren kesimler arasında iletişim ve koordinasyonun sağlanmasında elini taşın altına koymaktadır. Tek başına haberciliğin demokratik hakların korunması ve ileriye taşınması için yeterli olmadığının bilincindedir. Bu nedenle doğrudan alandan bilgi taşıyacak, aktaracak, bu bilgileri yorumlayacak, geniş kesimlerin tartışmasına açacak, dünya ve ülke gündemini toplumsal, dayanışmacı ve demokratik ilkelerle aktaracak geniş kesimleri kendi saflarında toplamaktadır. Neye HAYIR dediğimizi biliyoruz. HAYIR’ın arkasındayız. Fakat dahası, bu ülke için neye, nasıl EVET diyeceğimizi de tartışıyoruz. Gazete Hayır toplumun hakiki anayasasının, onun ilkelerinin ve savunduklarının sesi!